Gözleri görse gelmeyecekti!

Gözleri görse gelmeyecekti!

DAİŞ saldırılarına karşı 3 ay boyunca Zerik köyünde direnen ardından ise etrafını sarılması üzerine kızı ile Suruç’a gelen Salha Hamed’ın eşi ve 3 çocuğu Kobanê’ye giderek YPG saflarına katıldı. Gözlerini kaybeden Hamed, “Gözüm görseydi gelmezdim. Binlerce kahraman çocuğumun yanında kalırdım” diyor.

DAİŞ saldırıları nedeniyle Urfa’nın Suruç ilçesine gelen ve yüzlerini Kobanê’ye çeviren Kobanêliler, maruz kaldıkları katliamı unutmazken umutlarını ise ezgilere döküyor. Kobanê’ye 40 Km uzaklıkta kalan Zerik köyünde yaşayan ve bir yıl önce DAİŞ’ın Til Ebyad kentini işgal etmesinin ardından zaman zaman köye saldırması üzerine yaralanan 60 yaşındaki Salha Hamed, 3 ay önce ateşinin yükselmesinin ardından iki gözü de kaybetti. 3 ay boyunca DAİŞ çetelerine çoluk çocuk direnen Zerik köyü sakinleri, köyün dört tarafına barikat kurarak, kendini savundu. Hamed, 20 yaşındaki kızı Fidan Hasan ile 8 gün boyunca sınırda kaldıktan sonra saatlerce günlerce susuz ve aç kalarak Suruç’a geldi. Suruç’ta Arin Mirxan Çadır Kenti’ne yerleşen Hamed ile kızı, zor koşullarda yaşam mücadelesi veriyor.

KÖYE GİDEMEYECEKLERİNİ ANLAYINCA…

Çadırda prizin yüksek olması nedeniyle ocağın fişinin yetişmesi için elinin üzerinde tutarak çay yapmaya çalışan Hamed’ın kızı Fidan’ın üzerine kaynar su dökülmesi üzerine göğsü ve eli yandı. Hasan’ın yanıkları ikinci derece olurken, hijyenik koşullarda tedavisi yapılmadığı için enfeksiyon kaptı. Çadırda sağlık memurlarının müdahale ettiği Hasan’ın yanıklar sürekli kanarken, paraları olmadığı için hastanede kalıcı tedavi olamıyor. Görmeyen annesini ihtiyaçlarını ve kendi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla sürekli elini kullandığı için yanıkları iyileşmeyen Hasan, “Köyden çıkmak istemedik. Ama DAİŞ’ın yaptıkları duyunca köyde kalamazdı. Annem için köyden çıktık. Ama onu buraya getirene kadar öldüm öldüm dirildim. Yengem gelmek istemedi köyde kaldı ve DAIŞ tarafından vurularak öldürüldü. Bizler sınırda yaptıklarını görüyorduk. Artık köyümüze dönemeyeceğimizi kesin anlayınca Suruç’a geldik” dedi.

'GÖZLERİM GÖRSE YEMEK YAPAR, YİNE GELMEZDİM’

Gözlerini kaybetse de köyünde kalmak istediğini ağlayan gözlerle anlatan Hamed anne, kendini köyüne ait hissettiğini ve köyünde huzurlu içinde olduğunu dile getirdi. Eşi Hasan ve Mustafa, Celal ile Kadir adında 3 çocuğunu Kobanê’de bırakaN Hamed, çocuklarının köylerini korumak amacıyla kurdukları komisyonda yer aldığını, köylerinin etrafının sarılmasının ardından Suruç’a geldikten sonra çocuklarının Kobanê’ye geçerek YPG katıldıklarını, eşinin ise cephede yer almak istediğini söyleyerek Suruç’a gelmek istemediğini dile getirdi.

Köyüne geri dönmek isteyen Hamed sözlerini şöyle sürdürdü; “Çocuklarımı, eşi ve köyümü geri de bıraktım. Gözlerim görmüyordu ama ellerimle çocuklarıma dokunup hissediyordum. Şimdi kızımla tek başımayım. Gözlerim görse bir yerlere sığınıp ekmek veya yemek yapar, Türkiye’ye gelmezdim. Bizler dilenci değiliz. Bu saatten sonra da sürgünde yaşamayı kabul etmiyoruz.”